Diyar-I Kilikya’da 5 Ocak Muştusu
“Vel Asr”
Al kana cemre düşüren hilkâtin beşiği yere
Bereketin diyarını vatan eyleyen askere
İnmeyecek nazlı bayrak, çiğnenmeyecek mahremim
Elvan elvan bayram bize, asırlık şanlı matemim
Atatürk’ün yüreğinde, “ilk hissi teşebbüssün” sen
Ey alperenler diyarı, öyle ki mukaddessin sen
Şehadetin dergahında, âdem hürriyete hasret
Ey Yusuf yüzlü Adana’m, her karış toprağın mabet
Yüreğinde seyran olur, kurtuluşun terennümü
Serdengeçti alperenler, dillerde Hakk’ın tekellümü
Yudum yudum destan olur, Pozantı’da Kemal Paşa
Beş Ocak’ta kurtuluşu, işlediler dağa taşa
“siz onları ölü sanmayın, onlar diridir” Âli İmran: 3, 169
Rahime Anam; dik durdu arş-ı âlâ titredi
“Lâ gâlibe illallah’la ” namus uğruna kükredi
Dolmuştu bin yıllık kinle, Ermeni ile Fransız
Mahremime mermi sıktı, tek dişi kalmış arsız
Türk’ü kırmaya ant içilmiş, kin sürülmüştü namluya
Şaşarım; kurşun işler mi, göğsünde iman ruhluya
İçtik rahmet imbiğinden, şehadetin şerbetini
Kanımızla ödemişiz, al bayrağın diyetini
Ermeni’nin soykırımı, bağrımızda bıçak gibi
İki başlı yılan ile zulüm eder alçak gibi
“ve sana şanlı bir zaferle yardım eder” Fetih: 3
Adana’nın yiğitleri, yollar açtı istiklale
Şanı yerde kalmadı, zül düşürmedi hilale
Çoktur mazide örneği, Türk’e kefen biçilmezdi
Şerh düşülmüştü tarihe, Kilikya’dan geçilmezdi
Kovulmuştu ümitsizlik, Fransız ile birlikte
Zül düşürdük zalimlere, en olunmadık zorlukta
İstiklalin dergahında, Saim Bey’i andı diller
Ebabil’e yenilmişti, kocaman orduyla filler
Görklü destanlar sahibi, Sakarya da ikrar etti
Emperyalizmin hevâsı, topyekûn ızrar etti
Ey şehr-i şâhım; Adanam, burcunda al bayrak bekler
Cebel-i Bereket namın, toprağında başak bekler.
Hakan İlhan